SAĞLIKTA ŞİDDETSİZ ÇALIŞMA YAŞAMI
14 Mart Tıp Günü kapasmında Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde “Sağlıkta Şiddetsiz Çalışma Yaşamı” konulu panel gerçekleştirildi. Birbirinden değerli hekimlerin ve sağlık profesyonellerinin yoğun ilgi gösterdiği panelin moderatörlüğünü Hastane Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Kaan KIRALİ üstlenirken Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar SUR ve serbest Avukat Şule YILMAZ panelist olarak katılım sağladı.
“Beni Türk hekimlerine emanet ediniz.” sözü ile Türk Hekimlerine olan güvenini dile getiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadesi ile konuşmasına başlayan Prof. Dr. M. Kaan KIRALİ, tüm sağlık profesyonellerinin bu müstesna gününü tebrik ederek, panelistlere, katılımlımcılara ve emeği geçenlere teşekkürlerini sundu.
Panelist olarak söz alan Prof. Dr. Haydar SUR, 21. yüzyılda hekimliğin durumu ve geleceği hakkında konuştu. 21. yüzyılda her hastanın bir proje mantığı ile ele alınması gerektiğini belirten SUR, “Sağlık, hizmetlerinde otomasyon ve makineleşme büyük oranlara ulaştı.” dedi. Ayrıca hekimliğin rollerinden söz eden SUR, “Bilimle en içiçe meslekti, ama sanat yönü de ağır basar. Bugün bildiklerinin çoğunun yarın yanlışlanacağını bilir, ama bu bilgiye uygun kararlar vermek zorundadır. Zamanı en kısıtlı meslek erbabıdır, ama her ay yayımlanan binlere yeni bilgiye ulaşıp kanıta dayalı çalışmak zorundadır. Ekip çalışması yapmak zorundadır, ama sorumluluğu bireyseldir." ifadelerini kullandı. Hekimlik mesleğinin mühendislikle çok yakınlaştığını ifade eden SUR, bunu şair Atilla İLHAN’ın “Ölmekle sevmek hiç yakınlaşmamışlardı bu kadar” dizeleri ile benzeterek konuşmasını tamamladı.
Panelist olarak söz alan diğer konuşmacı Avukat Şule YILMAZ, sağlık çalışanına şiddetin hukusal yönününü ele aldı. Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2002 yılında yayımlanan Şiddet ve Sağlık Raporundan söz eden YILMAZ, “Bu raporun ön sözü Mandela’ya aittir. Sürekli olarak şiddet yaşayan pek çok kişi, bunu insan hayatının doğal bir bölümü olarak kabul etmektedir. Ancak bu böyle değildir. Şiddet önlenebilir. Şiddet kültürleri tersine çevrilebilir. Hükümetler, topluluklar ve bireyler bu farklılığı yaratabilir. Şiddet öğrenilen bir davranış biçimidir şüphesiz. Ancak Mandela’nın ifade ettiği gibi Önlenebilir mi?” dedi. Dünyadaki, ülkemizdeki ve İstanbul’daki şiddet verilerini açıklayan YILMAZ, “Sağlık çalışanlarının önemli bir kısmı şiddete maruz kalmakta ve tüm sektörlerdeki şiddet olaylarının % 25’i sağlık sektöründe görülmektedir.” dedi. Türkiye’deki sağlık çalışanına yönelik şiddet verilerini sunan YILMAZ, “En çok acil çalışanları şiddete uğramaktadır. Mağdurlar, hukuki yollara başvursa da %74,6’sında sonuç alamama kaygısı bulunuyor. % 84.9’u adli-mali yaptırımların uygulanması halinde şiddetin önlenebileceğini düşünüyor.” açıklamalarında bulundu. Ayrıca şiddet başvurularının seyri, birimlere göre dağılımı, hizmet guruplarına göre dağılımı hakkında da istatistiksel verileri katılımcılarla paylaştı. Beyaz kod hukuksal algoritması hakkında söz eden YILMAZ, sağlıkta şiddetin olası nedenleri hakkında bilgi verdi. Türk Ceza Kanunu Hakkında bilgi veren YILMAZ, iş sağlığı ve iş güvenliği, hizmetten çekilme konularına da değindi.
Katılımcıların görüş ve önerileri ile zenginleşen panel akabinde panelistlere Prof. Dr. M. Kaan KIRALİ tarafından teşekkür plaketleri takdim edildi.