Kansız Kalp Ameliyatları
10 Ocak 2020

Kan, yerine konulamayan ve hayat kurtaran bir üründür. Tek kaynağı insandır. Organlara oksijen ve hayati maddeleri taşır, zararlı metabolizma artıklarını organlardan uzaklaştırır.

Eritrositler (kırmızı hücreler) oksijen taşır, lökösitler (beyaz hücreler) mikroplarla ve kanserle savaşır, Trombositler(kan pulcukları) kanmayı durdurur, plazma (sarı kan sıvısı) antikorlar, proteinler, şeker gibi birçok organ için gerekli maddeleri taşır.

Kızılay tarafından donörlerden alınan kanlar farklı işlemlerden geçirilerek ayrıştırılır. Eritrosit süspansiyonu, taze donmuş plazma, trombosit başta olmak üzere çeşitli kan ürünleri elde edilir. Kan transfüzyonu ya da kan nakli, bu maddelerden birinin hastaya verilmesine denir.  Hastaların kan ürünü ihtiyaçlarına göre, bu çeşitli kan ürünleri içinden transfüzyon yapılır.

Transfüzyon hayat kurtarıcıdır ama zararlı etkileri de vardır:

1-)  Erken dönemde ateş, alerji, flebit(damar iltihabı), şok, ani böbrek yetmezliği gibi zararlı etkileri vardır.

2-) Geç dönemde enfeksiyon (Hepatit, AİDS), bazı kan kanserleri, böbrek yetmezliği, bağışıklık sistemi hastalıkları gibi farklı sorunlar karşımıza çıkmaktadır.

Bu nedenle günümüzde gereksiz transfüzyondan kaçınmak, transfüzyonun uygun kan ürünü ile yapılması için yeni yöntemler uygulanmaktadır. Ülkemizde ve dünyada giderek yaygınlaşan bu yöntemlere “Hasta Kan Yönetimi” adını veriyoruz. Hastalar bu şekilde dışarıdan ek kan gereksinimi olmadan ameliyat olabiliyor.

“Kansız Kalp Ameliyatı” farklı yöntemler ile hastalara hiç kan ürünü kullanmadan yapılan ameliyatlara verilen isimdir. Sadece kalp cerrahisinde değil, kanser ve omurga cerrahisi gibi kan kullanımı fazla olan cerrahi alanlarda da kullanılmaktadır.

Kansız ameliyat için 3 aşamalı yöntem kullanılır:

1-) Ameliyat öncesinde hastanın kansızlığı yani anemisi düzeltilir. Akciğer hastalığı, enfeksiyon, mide kanamasına neden olan gastrit, ülser gibi hastalıklar tedavi edilir. Tüm bunlar ameliyata girerken kansızlığın önlenmesi ve varsa tedavisine yöneliktir.

2-) Ameliyat sırasında hastanın kendi kanı alınır ve ameliyat sonrasında geri verilebilir. Bu bazı hastalarda aylarca önceden de başlanarak yapılabilir. Ayrıca özel vakum cihazları ile ameliyat sırasında alınan kan, temizlenerek yeniden hastanın kendisine verilir. Özel cerrahi ve anestezi yöntemleri de kan kayıplarını azaltır.

3-) Ameliyat sonrasında yapılan fizyoterapi egzersizleri, erken mobilizasyon ve rahabilitasyon yanında beslenmenin düzenlenmesi, kullanımı zorunlu kanama yapma riski olan ilaçların dikkatli ve doğru kullanılması hem kan kullanımı azaltılır, hem de daha erken ve kaliteli nekahat dönemi sağlanır.

Kalp nakli bekleyen, kronik böbrek yetmezliği, gebelik gibi farklılık olan klinik durumlarda da ışınlanmış kan gibi özel kan ürünleri kullanıyoruz.

Yapılan araştırmalar, kansız kalp ameliyatı sonrası hastaların çok daha çabuk iyileştiğini, hastanede kalma sürelerinin azaldığını, hayatta kalma oranının daha fazla olduğunu desteklemektedir.

Uz. Dr. Cenk İNDELEN

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı