DOĞUMSAL KALP HASTALIĞI OLAN ÇOCUKLARDA SIK GÖRÜLEN ENFEKSİYONLAR VE BAĞIŞIKLIĞIN GÜÇLENDİRİLMESİ İÇİN ÖNERİLER
27 Eylül 2021

DOĞUMSAL KALP HASTALIĞI OLAN ÇOCUKLARDA SIK GÖRÜLEN ENFEKSİYONLAR VE BAĞIŞIKLIĞIN GÜÇLENDİRİLMESİ İÇİN ÖNERİLER

 

Doğumsal kalp hastalıkları, anne karnında kalbin anormal gelişmesi sonucunda meydana gelen yapı ve fonksiyon bozukluklarıdır. Genetik ve kromozom anormallikleri sonucu olabileceği                   gibi, anne yaşı, annenin sigara ve alkol kullanması, gebeliğin ilk 3 ayında radyasyona veya enfeksiyona maruz kalması, gebelik şekerinin kontrol altında tutulmaması gibi sebeplerle de                 ortaya çıkabilmektedir.

Doğumsal kalp hastalığı olan çocuklarda görülen çarpıntı, solukluk, iştahsızlık, halsizlik, kilo almada güçlük, solunum sıkıntısı, sık enfeksiyon geçirme gibi klinik tablolar ailelerin başlıca şikayet konularını oluşturmaktadır.

Bu çocuklarda en sık görülen enfekiyonlar, hışıltılı solunum, bronşit ve zatürre gibi akciğer enfeksiyonlarıdır. Yapılan çalışmalar kalp hastası çocuklarda bağışıklık sistemi hücrelerinin olgunlaşma süreci, sayı artışı ve antikor yanıt oluşumunun diğer çocuklardan daha zayıf olduğunu göstermiştir. Bu nedenle, solunum yolunu tutan virus ve bakteri enfeksiyonlarına maruz kaldıklarında kalp hastası çocuklarınhastanede kalış süresi daha uzun olmakta ve yoğun bakım ünitesine ihtiyaç duyma ve ölüm riskleri diğer çocuklara göre 25 kata kadar artış göstermektedir. Ayrıca, bazı kalp hastalıklarında kanın akım yönündeki bir değişiklik akciğerlerin kanlanmasında anormal bir artışa yol açmakta ve bu da çocuklarda tekrarlayan akciğer iltihaplanmalarına neden olmaktadır.                                                                                                                                                                              Bunların yanında, tek bir genetik kusurun parçası olarak birincil bağışıklık yetmezliği ve doğumsal kalp hastalıklarının birlikte ortaya çıktığı Down sendromu, DiGeorge sendromu ve Turner sendromu gibi nisbeten çok bilinen bazı sendromik hastalıklarla dünyaya gelen çocuklarda da sık tekrarlayan solunum sistemi, idrar yolları ve kan dolaşımı enfeksiyonları nedeniyle uzun süreli hastane yatışları ve antibiyotik kullanımı gerekebilmektedir.

Bu çocuklarımızın bağışıklık sistemini güçlendirmek ve enfeksiyonlardan korunmalarını sağlamak için ilk 6 ay anne sütü oldukça yeterlidir, ancak karışık beslenmeye başladıktan sonra yapılacak olan yoğurt, meyve püresi ve sebze çorbaları ile 1 yaştan itibaren beslenmeye eklenecek olan bal ve balık bağışıklık sisteminin daha da güçlenmesine yardımcı olacak besinlerdir.

Brokoli – lahana - kereviz - pazı - turp – ıspanak – domates – yeşil biber gibi sebzeler içerdikleri C ve D vitaminleri sayesinde bağışıklığı güçlendirdikleri için özellikle kış aylarında mutlaka tüketilmesi gereken sebzelerdir.

Elma, portakal ve kivi gibi meyveler kışın bağışıklığı güçlendirmede çok etkilidir. Elma hem çiğ hem de zencefil ve zerdeçal ile haşlanarak kullanılabilir. Bu meyve püresinin üzerine yulaf ve pekmez eklenerek hem demir içeriği arttırılıp hem de çocuğumuzun damak tadına daha uygun hale getirilebilir. Mantar, karides, dana ve kuzu ciğeri, somon ve ton balığında çokça bulunan selenyum da bağışıklık güçlendirici etkiye sahiptir.Balıkta, cevizde, avokadoda ve semizotunda bolca bulunan Omega-3 bağışıklık sistemi için oldukça önemlidir.

Zaman zaman çinko, beta glukan, C vitamini, D vitamini, probiyotik ve omega 3 içeren bağışıklık güçlendirici ilaçlar takviye için önerilse de çocukların sağlıklı ve dengeli beslenerek bu vitaminleri doğal yoldan almaları her zaman tercih edilmelidir.

Doç Dr Aysu Türkmen Karaağaç

S. B.Ü. Koşuyolu Yüksek İhitisas E.A.H.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı